18.4 C
Türkiye
Cumartesi, Temmuz 27, 2024
spot_img

Kırık Cam Teorisi

Saygıdeğer Öğretmenlerim,

Kırık cam teorisi aslında büyük oranda suçu engellediği görülmüş, bir ceza politikası yaklaşımıdır.

Kırık cam teorisinin tarihçesine ufaktan değinerek, konuya giriş yapalım. Zira oldukça ilginç ve dikkat çeken bir hikâyeye sahip.

Amerikalı suç psikoloğu Philip Zimbardo önderliğinde 1969 yılında bir deney yapılır. Zimbardo, gelir seviyesi düşük ve yüksek olan iki farklı yere 1959 model araç bırakır. Ve bu araçların plakalarını söküp, kapısını aralık bırakarak terkedilmiş görünümü verir. Gelir seviyesi düşük olan yerde kısa sürede araç yağmalanarak, hurda haline gelir. Fakat gelir seviyesi yüksek olan yerde araca kimse dokunmamıştır. Bir hafta sonra buradaki aracın bir camı kırılarak deneye devam edilir. Ve çok geçmeden gelir seviyesi yüksek olan yerdeki insanlar da bir camı kırık olan aracın diğer camlarını kırarak tanınmaz hale getirir.

Şöyle düşünün; terk edilmiş bir binanın bir camı kırıksa, kısa sürede herkes o binanın yanından geçerken eline bir taş alır ve camlardan birini daha kırmak için terkedilmiş binaya fırlatır.

Ya da sokakta bir lambanın dibine bir poşet çöp bırakırsanız, zamanla herkesin çöpünü oraya bırakmaya başladığını görürsünüz.

Ya da ormana piknik yapmaya gidersiniz. Piknik yaptıktan sonra şayet etraf temiz ise çöpünüzü asla orada bırakmazsınız. Aksine kendi çöpünüzü toplarken etrafta kalan ufak çöpleri de alırsınız. Şayet etrafta birkaç kişinin bıraktığı çöpleri görürseniz, çöpünüzü orada rahatça bırakabilirsiniz.

Bir işin nasıl devam etmesini istiyorsak, başlangıcı öyle yapmalıyız. Öğrencilerin yanlışlarını görmezden gelirsek, öğrenci bu yanlışın kabul edilebilir bir durum olduğunu düşünür. Mesela; sınıfta kendi aralarında konuşan öğrencileri ilk zamanlarda düzeni bozduğu için  uyarmaz bu duruma kayıtsız kalırsak, zaman içerisinde sınıftaki diğer öğrencilerinde bizim dersimizde kendi aralarında rahatça konuşmaya başladığını görürüz. Az dahi olsa düzenin bozulmaya başlanması, düzenin daha fazla bozulmasını tetikler. Düzeni az bozulan sınıfta öğrenciler, düzeni daha fazla bozmaktan çekinmezler.

Okları kendimize çevirdiğimizde kırık cam teorisine şöyle örnek verebiliriz; bulunulan kurumda tüm öğretmenler derse zamanında giriyor biz 5-10 dakika geç giriyorsak, bu bizi kırık cam yapar. Okulda yapılan tüm mesleki gelişim programlarına herkes katılıyor biz her fırsatta bir mazeret bulup katılmıyorsak, bu durum bizi kırık cam yapar. Ez cümle nitelikli bir kurumda bulunan liyakatsiz her öğretmen, maalesef ki birer kırık camdır.

Eğer biz ilk camı kıranı (konuşanı, çöpe atanı, kurallara uymayanı) engeller, fark ettiğimizde müdahale edersek, düzensizliği büyük ölçüde engellemiş oluruz. Bu durumu öğrencilerin “Eeee, herkes yapıyor zaten öğretmenim,” şeklindeki sitemi çok güzel betimliyor aslında.

Öğrenciler sınıfı sürekli dağınık bırakıyorsa, öğretmen kendi masa ve dolabını düzenli bırakıp bırakmadığını kontrol etmelidir. Özellikle okulun açıldığı ilk zamanlarda öğrenciler, öğretmenleri yakın mercekten takip ederler. Belki biz derli toplu olmadığımız için öğrencide bu durum, kabul edilebilir bir durum olduğu algısı oluşturmuştur.

Rasyonel insanların belirli görevleri vardır. Buna Koşulsuz Buyruk Eylemi denilmektedir. Koşulsuz Buyruk Eylemi; bir kural veya yasa olmadan, ahlak yönergesine göre doğru olanı yapmayı savunan bir ahlak yasasıdır. Konuya şu benzetmeyi yaparak daha netleştirebiliriz; ilk camın kırılmasına fırsat vermeyin. Şayet cam kırıldıysa bu cam size bile ait olmasa hemen tamir edin. Çünkü etrafımızda kırık olan camların hepsi, öğrencilerimizi suça teşvik etmektedir. Etrafımızda hata yapan, suçlu öğrenciler veya yetişkinler görmek istemiyorsak, tüm camların kırılmasını beklemeden, daha ilk kırılan camı hemen tamir etmeliyiz.  

Kırık cam teorisi bir noktada, “bir kereden bir şey olmaz,” mantığını yerle bir etmektedir.

Bir kereden bir şey olmaz demeyin. Çünkü bir kereden bir şey değil, çok şey olur.

Tütün Araştırması dergisinde yapılan araştırma, bir kez dahi sigara içen kişilerin %69`unun sigara kullanıcısına dönüştüğünü ortaya koymaktadır.

Büyük suç işlenmesini istemiyorsak, işe küçük suçları engelleyerek başlamalıyız. Ciddi suçları önlemenin yolu, küçük suçları engellemekten geçer.

Saygılarımla.

Son Okunanlar

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Sosyal Medya

81TakipçilerTakip Et
spot_img

Son Yazılar