14.4 C
Türkiye
Cumartesi, Temmuz 27, 2024
spot_img

Öğrencime Nasıl Koçluk Edebilirim?

Saygıdeğer Öğretmenlerim,

Bu yıl okullarda özellikle ilköğretimin ikinci kademelerinde mentör öğretmen tanımı ile yeni karşılaştık. Birçok öğretmen arkadaşlarımız “Sınıf öğretmeni ile mentör öğretmen aynı şey, sadece isimler değişti,” demiş olsa da, arada ciddi fark olduğuna değinmek isteriz.

Bu yazımızın hedefi mentör öğretmenlerin mentörlüğün ötesinde, öğrencilere koçluk etmelerini sağlayabilmektir. Amacımız, öğrencimize hayat amacını kazandırarak istediği hedefe ulaşmada hangi adımları atacağını buldurmak, adım atamayan öğrencilerin altta yatan nedenlerini fark ettirerek, engellerin üstesinden gelebilmelerini sağlayabilmektir.

İleride “Keşke ben de öğrencilerini kazanabilen bir öğretmen olsaydım,” dememek için bugün atacağımız ufak bir adım sayesinde “iyi ki,” diyebiliriz. Unutmayalım ki üzerinde kontrolümüzün olduğu tek zaman, şimdiki zamandır.

Konumuza genel tanımlamaları yaparak başlayalım.

Koçluk: Yol göstermek ve akıl vermekten ziyade, dolaylı yönlendirmeler ile gözlem yaparak, öğrenciyi bulunduğu durumdan istediği hedefe ulaşmada doğruları bulmasını sağlayıp, doğru yolda tutarak ilerlemesini desteklemektir. Koçlukta ekol, çözümü söylemeden buldurmaktır. Reçete sunulmaz. Hızlıca sonuca götürür, çözüm odaklıdır ve öğrencinin potansiyelini ortaya çıkarmasını destekler. Bir bakıma hedef belirleme – sonuç alma durumudur. Koçluğun temelinde, güçlü sorular sorarak düşündürtmek ve doğruyu buldurmak vardır.

Mentörlük: Akıl verir ve doğrudan yönlendirir. Soru sormaktan ziyade gelen sorulara cevap verir. Öğretmen, öğrencinin harekete geçmesinde kişisel deneyimlerini aktarır. Bi bakıma deneyim transferidir. Öğrenciye çözümü buldurmaz, izlenebilir metotlarla çözüm seçeneklerini sunar.

Şimdi konu ile ilgili aklımıza takılan sorulara cevap vermeye çalışalım;

  • Öğrenci neden koçluğa ihtiyaç duyar?

Öğrenciler çoğu zaman yol gösterilmesinden ziyade, yolu kendileri bulmak isterler. Koçluk etmek isteyen öğretmenlerimiz tam da bu noktada öğrenciye “niçin” sorusunu buldurmaya çalışmalıdır. “Niçin?” sorusunun cevabını verebilen öğrenci, gerçek beklentilerinin farkına varır.

Hedeften önce öğrenciye hayat amacını kazandırmamız gerekir. Hedef LGS sınavı olabilir. Hedefe ulaşırsınız ve biter. Fakat hayat, LGS sınavından sonra da devam eder. Bunun için koçluk eden öğretmen, öğrencinin hedefinden önce amacını öğrenebilmesini sağlamalıdır. Hedefi sadece üniversiteden mezun olmak olan birçok öğrenci var. Buda sadece puanı yettiği için üniversitede istemediği bölümü okuyan öğrencinin, üniversitede 5 yıl boş gezmiş olması demektir. Sonuç maalesef ki meslek sahibi olamayan, işsiz ve amaçsız üniversite mezunu öğrenciler olması ile neticelenmekte.

  • Koçluk öğrencide nasıl bir etki sağlar?

Doğru koçluk, öğrencinin güçlü yönlerini destekleyerek daha çok güçlendirmeyi, kendisinde var olan cevheri ortaya çıkarabilmeyi, dış motivasyona ihtiyaç duymaksızın ilerleyebilmeyi sağlar.

Özellikle mevcut eğitim sistemini göz önünde bulundurursak, öğrencinin koçluk eden öğretmene şiddetle ihtiyaç duyduğunu görebiliriz. Eğitim sisteminde sayısalı güçlü olan öğrenciye iyi öğrenci, diğerlerine başarısız öğrenci etiketi yapılmaktadır. Yani mevcut eğitim sistemi yetenekli öğrenciyi, güçlü öğrenci olarak kabul etmemekte.

Bu konuda öğretmenlerimiz koçluk ederken, çoklu zekâ kuramlarını kullanarak çözüm odaklı olabilirler. Çoklu zekâ kuramını daha önce deneyimlememiş öğretmenlerimiz için hazırlanmış, uygulaması çok kolay olan testler mevcut. Bu testler yardımı ile öğrencilerimize koçluk ederek yardımcı olabiliriz. Örnek testlere MENTALUP resmi sayfasından ulaşabilirsiniz.

https://www.mentalup.net/blog/coklu-zeka-testi

Ya da,

Sınavdan çıkan öğrenciye “Sınavın nasıl geçti?” diye sorduğunuzda ilk verdiği cevap “8 soruyu boş bıraktım,” ise, işte bu öğrenciye 70 soruluk sınavda yaptığı 62 doğru cevabı hatırlatmalısınız. Bu tür öğrenciler yapamadıkları her soru için kendilerini harap ederler. Eksiklere odaklandıkları için hep başarısız olduklarını düşünür, zaman içinde motivasyonlarını kaybederler. Nasıl ki ders çalışmayan öğrenciye koçluk etmemiz gerekiyorsa, başarısızlığa tahammülü olmayan öğrencilere de koçluk etmemiz gerekmektedir.

Başarısızlığa tahammülü olmayan öğrencilere koçluk ederken yaklaşımımız, NLP temelindeki başarısızlık yoktur, öğrenme vardır maddesi olmalıdır. Derste yapılan yanlışlar, bırakılan boşlar öğrenim yolunda çok kıymetlidir. Çünkü başaramadığımız her durum bize, neyi yapamadığımızı öğretmiş olur.

  • Koçluk yaparken nelere dikkat etmeliyiz?

Koçlukta önemli olan öğrenciyi kazanmaya çalışmaktır. Bunun için koçluk ederken sorulmaması gereken bazı sorular vardır. Bunların başında, Okul nasıl gidiyor? Dersler nasıl? soruları gelmekte.

Hani bilinen bir tabir vardır, Çatıyı güneşli günde tamir etmeliyiz diye. İşte burada da amaç güven çatısını oluştururken fırtınaya sebep olmamaktır. Bu sorular yerine görüşmeye, “Hayat nasıl gidiyor? Ne yapmaktan keyif alırsın?” gibi bağ kurmamıza yardımcı olan sorular ile başlamalıyız.

Unutmayın ki her zaman bir, sıfırdan büyüktür. Koçluk ederken yapacağımız görüşmede öğrencinin sıfır olarak ayrılmasındansa, en az 1-0 kazanmış olarak ayrılması tercih edilmelidir.

Aynı şekilde “Bunlar neden hep senin başına geliyor?” sorusu yerine, çözüm ve öneri sunarak dolaylı yönlendirme sağlayan “Bunun bir daha başına gelmemesi için nasıl tedbirler alabilirsin?” sorusunu sormak daha çok etkili olacaktır.

  • Koçluk ne değildir?

Öncelikle koçluk, bir terapist değildir. Terapist geçmiş odaklıdır, koçluk bugün ve gelecek odaklıdır. Terapist tedavi odaklıdır, koçluk hedef odaklıdır. Terapist probleme odaklanır, koçluk çözüme odaklanır. Terapistte süreç uzun sürebilir, koçluk hızlı sonuca götürür. Terapist “Neden?” sorusuna yanıt isterken, koçluk “Nasıl?” sorusuna yanıt ister.

Ayrıca koçluk sürekli konuşmak olarak sanılanın aksine, aktif dinlemeyi gerektirir. Genel olarak koçluk eden öğretmenin sürekli konuşması, tecrübelerini anlatması gerektiği bilinir. Bu durum tamamen doğru bilinen bir yanlıştır.  Dinleme, anlamanın yapıtaşıdır. Koçlukta en büyük hata dinlemeden “Ben şimdi bu öğrenciye ne anlatayım?” diyerek hep konuşma ihtiyacı hissetmektir.

  • Koçlukta nasıl sorular yöneltmeliyim?

Farkındalığı oluşturmak kelimesi son zamanlarda çok moda olsa da esasında tam olarak “Şu an neredeyim? ve Nereye ulaşmak istiyorum?” sorusunun yanıtıdır.

Koçlukta “Neden?” sorusuna değil, “Nasıl? Hangi?” sorusuna odaklanmayı temel almalıyız. “Nasıl?” sorusu, öğrencinin kendisini görmesini sağlarken, değerlendirme fırsatı da vermiş olur.

“Hangi derslerin daha iyi olursa kendini daha başarılı hissedersin?”

Ya da

  “Mevcut performansınla günde kaç saat çalışabilirsin?” sorusuna yanıt vermesini istememiz yerinde olacaktır. Belki bu soruya “10 dakika çalışabilirim,” cevabını alabiliriz. En azından günlük yaşantısına 10 dakikalık dahi olsa çalışmayı başlatmış oluruz. Başlangıçta 10 dakika dahi olsa, olayı somutlaştırarak eyleme dökmek yeterli olacaktır. Unutmayın ki her zaman bir, sıfırdan büyüktür.

 Devamında doğrudan değil, dolaylı olarak mesaj vererek, ufak yönlendirmeler yapmalıyız. Mesela; Kişi ilk spora başladığı zaman ilk gün ona ağır gelebilir ve yarın olduğunda eklemlerinde ağrı hissedebilir. Bunun için başlangıç olarak 10 dakika çalışmaya başlayabilirsin. İlerleyen zamanlarda sende performansını artırabileceğini göreceksin, diyerek ufakta olsa dolaylı yönlendirme yapmalıyız.

 Saygılarımla,

Son Okunanlar

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Sosyal Medya

81TakipçilerTakip Et
spot_img

Son Yazılar