18.4 C
Türkiye
Cumartesi, Temmuz 27, 2024
spot_img

Öğretmenler Arasında Çatışma Olur mu?

Saygıdeğer Öğretmenlerim,

Öğretmenler arasındaki çatışma sorulduğunda varlığı reddedilen, fakat yaşandıktan sonra varlığı öfke ile dile getirilen bir sorundur. Ogretmenkocu.com olarak her konuda öğretmenlerimizin yanında olduğumuz için bu konuyu da tüm şeffaflığı ile ele almak istedik. Amacımız, eğitim kalitesini olumsuz etkileyebilecek çatışma sorunlarını en aza indirmektir. Bunun için yazımızda çatışmada herkesin fark ettiği, ancak ayrıntılı bilgiye sahip olunmayan davranışların anlaşılmasına yer vermek istedik.

Çatışmalar, toplumsal yaşamın gerçeğidir. Kesinlikle istenilen bir durum değildir. Fakat bir noktada da kaçınılmazdır. Bundan yola çıkarak, olabilecek tüm çatışmalardan yararlanmayı öğrenmeliyiz. Konunun daha anlaşılabilir olması için yapacağımız örneklemeler ile çatışmalardaki çözümlerden nasıl fayda sağlayacağımızı göreceğiz. Bir nevi krizi fırsata çevirmekte diyebiliriz.

Genelde öğretmenler, veli veya öğrenci ile yaşadıkları çatışmayı çok rahat dile getirirler. Fakat mevzu öğretmenler arasında yaşanan kriz olduğunda, dile getirmekten kaçınırlar. Samimi ortamda dile getirilen krizlere de genelde çevreden, “Ben olsaydım…,” şeklinde doğru ve akıllıca tavsiyeler alırız veya biz bu tür tavsiyelerde bulunuruz. Fakat mevzu bizim başımıza geldiğinde akıllıca yaklaşımları unutup, duygularımız ile hareket ederiz.

Bunun için bizde “Ben olsaydım yapıcı ve iyileştirici…… yapardım,” şeklinde çözümler sunmak adına, konu hakkında akıllara gelen birkaç soruya cevap vermek istedik.

Çatışma ve çatışma yönetimi nedir?

En anlaşılabilir haliyle çatışma; iki ya da daha fazla kişilerin görüş, fikir veya duygu gibi faklı nedenlerden kaynaklı anlaşmazlıklarıdır.

Çatışma Yönetimi; çatışmayı fayda sağlayacak çözümlere ulaştırarak, olumlu sonuca ulaşmayı sağlayan yöntemlerdir.

Çatışmaya neden olan davranışlar nelerdir?

Etkili çatışma yönetiminde karşıdan gelen çatışmayı öngörmek kadar, bizim tarafımızdan çatışmaya neden olabilecek davranışlardan kaçınmamız da oldukça önemlidir. Bunun için dikkatimizi, önce kendimizden kaynaklı çatışmaya neden olan davranışlara yöneltelim.

  • Dışlama,

Gruplaşmadan kaynaklı sosyal dışlama, öğretmenin görmezden gelinmesi, yok sayılması gibi durumlarda yaşanırken, siber dışlama bilgilendirme görüşmelerinin yapılmaması, bunun yerine başka kimseler ile haber gönderilmesi, e-posta veya mesajların gönderilmemesi, sohbet gruplarına dahil edilmemesi gibi durumlarda kendisini göstermektedir. Bunlar temelde iletişim kopukluğuna sebep olduğu için çatışmalara neden olmaktadır. Okul müdürünün veya diğer öğretmen arkadaşların sezgileri ile fark ettikleri bu durum, dışlayan gruba sorulduğunda genelde bir sorun olmadığı, her şeyin normal gittiği şeklinde karşılanmaktadır. Doğrudan sözlü veya fiziksel sataşma veya zorbalık olmadığından dolayı, dışlamanın alenen ispatı zordur. Mesela; hızlı bilgi akışının sağlanabilmesi için kurulan iletişim gruplarına (genelde bahanesi unutularak olduğudur) dahil edilmeme, zümre etkinliklerinde fikir alış-verişinde bulunmama, yapılacak etkinliklerden haberdar edilmeme ya da karar aşamasında fikir danışmadan sadece neticeyi bildirme gibi durumlar, birer dışlama yaklaşımlarıdır.

Bu yaklaşımlar sadece çatışmaya neden olmaz. Beraberinde öğrencilerin eğitim süreçlerine de ciddi zararlar verebilir. Zira dışlanan öğretmen sinirlenerek uyum ahengi bozan misilleme, kendini ispat etme, dikkat çekme, kontrolü eline almaya çalışma gibi tepkiler sergileyecektir. Bu tepkiler öğrencinin eğitim, öğretmenin çalışma ortamına zarar veren durumlara yol açmaktadır.

  • Yaş, branş ve kıdem farkı,

Mesleğe veya kuruma yeni başlayan öğretmenler, kendilerinden kıdemli veya tecrübeli olan öğretmenlerden gerek izleyerek gerek ise danışarak yardım alırlar. Fakat bu durum kıdemli olan öğretmenler tarafından suiistimal edilmemelidir. Mesela; okul adına alınacak kararlarda yeni öğretmenlerin fikirleri alınmadan sadece kıdemli öğretmenlerin kendi aralarında karar vermeleri ve neticeyi yeni öğretmenlere bildirmeleri gibi. Bu durum yeni öğretmenler tarafından ilk zamanlarda kabul edilse de zaman içerisinde ciddi çatışmalara neden olmaktadır.  Mesela; görev dağılımları veya ders programlarının uygulama süreçlerine dair yapılacak değişimler hakkında fikirlerinin alınmaması, duyuruların yapılmaması çatışmaya davetiye çıkaran yaklaşımlardır.

Branş farkından kaynaklı çatışmaya, öğretmen ve rehberlik bölümü arasındaki disiplin yaptırımlarını örnek verebiliriz. Öğrenciyi disiplin etmede ödül-ceza yöntemini benimseyen öğretmenlere karşı, öğrencinin kazanılması yönünde çaba sarf eden rehberlik bölümünün çatışmaları, sık rastlanan durumdur. Burada yapılması gereken öğretmenin rehberlik birimiyle istişareler ederek, doğru yaklaşımı bulmaya çalışmasıdır. Çünkü disiplin kurallarının benimsenmesi öğrenciden öğrenciye farklılık göstermektedir. Öğretmenin ödül-ceza üzerindeki ısrarlı tutumu, tek tip davranış mantığı olarak asla doğru değildir. Bunun için mevzuyu kendiniz ile kişiselleştirmeden, profesyonelce yaklaşarak, öğrenciyi kazanma yolları bulunmaya çalışılmalıdır.

Gerek kıdem gerek ise branştan kaynaklı çatışmalar, güç savaşına dönmemelidir.

  • Tavır alınma,

Sorulan sorulara ters cevap verme veya “evet, hayır,” şeklinde kısa cevaplar verme, herkese selam verilen ortamda yokmuş gibi davranılması, ima yolu ile söylemlerde bulunulması, kurumdaki öğretmenler ile yapılacak sosyal etkinliklere dahil edilmeme, umursamamak gibi tavırlı yaklaşımlar çatışma nedenleridir. Bazı durumlarda bu yaklaşımı sergileyen öğretmenler, kasıtlı tavır almadıklarını dile getirirler. Bu tür tavırlı davranmanın nedeni; genelde kurumda daha fazla yetki sahibi olan öğretmenin, diğer öğretmenlerin davranışlarını yönetmeye veya değiştirmeye çalışması, ters düşen fikirleri bastırmaya çalışması olarak görülebilir.

  • Kişiler arası gruplaşma,

Bu durum genelde amaç farklılığından kaynaklı gruplaşmalarda çatışmaya neden olmaktadır. Mesela; aynı zümrede bulunan öğretmenlerin gruplaşarak kendi zümrelerinin ihtiyaçlarını, okulun genel ihtiyaçlarından üstün tutmaları gibi. Özellikle ilköğretimin 2. Kademesinde sıkça rastlanan bu çatışma durumu, öğrencileri oldukça yıpratmaktadır. Her öğretmenin tek önemli ders kendi branşıymış gibi davranması, planlama yaparken diğer branşları düşünmemesi, ev ödevlerinde veya projelerde aşırıya kaçması konuya ilişkin yerinde bir örnek olacaktır.

  • Görüş farklılıkları,

Kişiler arasında sosyo-ekonomik durum, etnik köken, yaşam şekli, kültürel değerler gibi farklılıklar, görüş farklılıklarına neden olmaktadır. Her konudan beslenmeyi bilen öğretmenler için bu görüş farklılığı, düşünce zenginliğidir aslında. Çünkü kişiler arası farklılıklar öğretmenlerin aynı olaya farklı pencereden bakarak karşılık vermelerini veya farklı görüşlere sahip olanlar hakkında fikir sahibi olmalarını sağlamaktadır.

  • Sorumluluktan kaçma,

Eğitimde her öğretmen doğru iş birliği yaparak kendi sorumlulukların yanı sıra farklı sorumluluklar da almalıdır. Yönetimin beklentilerini karşılamak, bulunduğumuz zümrede üstlenmek zorunda olduğumuz görevlerimiz, kurumdaki öğretmen arkadaşlarımıza karşı yerine getirmemiz gereken sorumluluklarımız var. Bu sorumluluklarımızdan kaçamaz, başka öğretmen arkadaşımızın üstüne yıkamayız. Mesela; Nöbetçi öğretmenin kendi sorumluluğunu yerine getirmemesi, zümre olarak yapılacak proje çalışmalarında “Bana ne ya, gitsin diğer öğretmen uğraşsın,” demek veya yapılacak grup etkinliklerinde öncesinde hazırlık yapan öğretmen arkadaşına yardımcı olmayıp, etkinlik saatinde gelmek, hazırlanan etkinlik materyallerini rahatça kullanmak gibi. Bunlar ciddi çatışma nedenleridir. Genelde savunmaları “Ne var ki canım, hepimiz eğitim için uğraşıyoruz, kullanmışsam ne olmuş yani,” şeklindedir. Bu tam da sorumluluğu başkasının üstüne atarak, kendini sıyırmaktır. Kurumda bulunan her öğretmen uyumlu olmak adına yapılacak her çalışmada duyarlı olmalı, gereken tüm sorumluluğunu üstlenmelidir. Sorumluluk almaktan kaçınmak, daha çok eleştirilmekten veya eksiğinin görülmesinden korkan öğretmenlerin endişelerinden kaynaklanmaktadır.

  • İletişim Bozuklukları,

Çatışmaya sebep olan nedenlerin temelinde, sağlıklı iletişim kurulamaması yatmaktadır. İletişim bozukluğu ile gelen sorunlardan biri, anlam güçlüğüdür. Anlam güçlüğü, kendini ifade ederken yanlış kullanılan beden dili gibi karşı tarafın doğru anlamasını engelleyen davranışlardır. Öğretmen kendini ifade ederken doğru kelimeleri seçmesi kadar, doğru beden dilini kullanması da önemlidir.

  • Etik olmayan yaklaşımlar,

Burada belki de en sık rastlanan durumdan örnek vermek isteriz. Farkında olmadan sıkça yapılan bir hatadır aslında. Veli veya öğrenci ile ya da kurumdaki öğretmenler ile bir karar üzerine konuşurken, “Bende sizin ile aynı fikirdeyim. Fakat Ali öğretmen pek bizim gibi düşünmüyor. Bunun içinde bu karara itiraz edecektir,” diyerek ortamda olmayan öğretmen hakkında kurum kültürüne yakışmayan söylemde bulunulması, hiç hoş değildir. İkili veya daha fazla kişili görüşmelerde ortamda bulunmayan öğretmen arkadaşımızın gerek kendisi hakkında gerekse düşünceleri hakkında konuşmaktan kaçınmalıyız. Hiç etik olmayan davranış olmakla beraber, ciddi çatışmalara neden olabilir.

Yazımızın biraz uzun olduğunun farkındayız. Ancak bu satırları okuyorsanız, demek sizde bizim gibi çatışmayı etkili yöneterek çözüme kavuşturmak istiyorsunuz demektir. Buna sevindik. Buradan sonra birkaç çatışma yönetim yaklaşımlarından bahsederek, yazımızı nihayete erdirelim.

Çatışmayı etkili yöneterek krizi nasıl fırsata çevire biliriz?

Samimi olarak size şu soruyu yöneltmek istiyoruz, “Şimdiye kadar yaşadığınız çatışmalarda, neyi farklı yapsaydınız sonuç şimdikinden daha güzel olurdu?”

Öncelikle çatışma yönetiminde amacımız, yıkıcı değil yapıcı olmaya çalışmak olmalıdır. Bunun için gerekirse teşekkür etmeyi gerekirse özür dilemeyi bilmeliyiz. “O kim ki ben ondan özür dileyim?” şeklinde yaklaşım, hiçbir yerde hoş karşılanmaz. Unutmayın ki amacımız çatışmayı kazanmak değil, etkili yönetmektir. Bundan dolayı yapıcı olmak adına uyumlu, sakin ve barışçı yaklaşımlarda bulunmamız oldukça önemlidir.

Çatışmada kendimizi ifade edebilmemiz için önce olayı doğru anlamamız gerekir. Doğru anlamanın yolu, etkili dinlemeden geçmektedir. Dinlemezsen anlayamazsın, anlayamazsan doğru çözümü bulamazsın. Karşı tarafı aktif dinleyerek anladıktan sonra, düşüncelerimizi etkili beden dili kullanarak, doğru sözcükler ile belirtmeliyiz. Düşüncelerinizi aktarırken tepkisel olmamaya özen gösterin. “Bu çok saçma, çok yanlış düşünüyorsun, çok komiksin,” gibi yargılayıcı söylem içeren cümleler ile tepkinizi göstermekten kaçının. Bunun yerine durumu farklı açılardan değerlendirerek, ortak noktalarda buluşmaya gayret edin. “Burada sorun tam olarak …….. değil mi? Bu sorunu çözüme kavuşturabilmemiz için alternatifiniz nedir?” diyerek soru yönelttiğinizde gelecek cevap, sizi ortak noktaya götürecektir.

Diğer bir husus genelde öğretmenler de ileride çatışmaya neden olabilecek durumları veya zaten var olan çatışmayı görmezden gelme, yok sayma, konudan uzak durma eğiliminde oldukları görülmektedir. Çatışmayı yok saymak veya görmezden gelerek kayıtsız kalmak, başarılı bir yönetim şekli değildir.  Zamanında açıkça konuşulabilen tüm sorunların hızla iyileşebilmesi mümkündür. Özellikle önemsizmiş gibi gözüken sorunları, sakın halının altına süpürmeyin. Unutmayalım ki krize dönen tüm çatışmalar, başta sorun gibi görünmeyen problemlerin zaman içerisinde birikmesiyle olur. Küçük çaplı çatışmalar, zamanında yönetilerek ortadan kaldırılabilir.

Konuya muhalif, farklı görüşe sahip öğretmenler, hoşgörüyle karşılanmalıdır. “Ne demek benimle aynı fikirde değilmiş, o ne biliyor ki, bu çalışmayı kaç kere yapmışta konuşuyor, benden daha mı iyi bilecek,” şeklinde hakaret söylemi içeren tüm itirazlar, bizi sağlıklı bir neticeye götürmez. Hatta fırsatı, krize çevirmemize neden olur.

Konuya ilişkin daha detaylı araştırma yapmak isteyen öğretmenlerim için birkaç çatışma yöntemlerinin başlıklarını paylaşıp, yazımızı burada sonlandırıyoruz.

  • Yatıştırma, Uzlaşma Yöntemi,
  • Etkili Dinleme Yöntemi,
  • Probleme Odaklanma Yöntemi,
  • Kazan Kazan Yöntemi,
  • Duygu Kontrolü,

Saygılarımla.

Son Okunanlar

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Sosyal Medya

81TakipçilerTakip Et
spot_img

Son Yazılar